Her türden iş yeri veya birey lisanssız elektrik üretim yönetmeliği gereği 1 MW’a kadar solar tesis kurabilmekte, kendi elektriğini üretebilmekte ve eğer varsa ihtiyaç fazlası ürettiği elektriği devlete satabilmektedir. Bu sayede işletmeler en büyük gider kalemlerinden biri olan kabarık elektrik faturalarından kurtuldukları gibi kendilerine ek gelir de sağlayabilmektedir. Kurulan bir sistem, yatırım maliyetini ortalama 5-7 yıl gibi kısa bir sürede amorti etmekte ve yatırımcısına devam eden dönemde ciddi bir gelir sağlamaktadır. Güneşe dayalı elektrik üretiminde; hidroelektrik, termik veya rüzgar gibi diğer elektrik üretim yöntemlerinin aksine hareketli ve dönen aksamın bulunmaması, işletme ve bakım masraflarının yok denecek kadar az olmasını sağlamaktadır. Neredeyse tüm üreticiler tarafından güneş panellerine verilen 25 yıl elektrik üretim garantisi, bu alanda yapılacak yatırımı oldukça karlı bir hale getirmiştir.
Ayrıca yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan yatırımlara sağlanan
devlet teşvikleri, finans kuruluşları tarafından sağlanan uzun vadeli ve
başlangıçta ödemesiz dönemi bulunan krediler yatırımcıya bu alanda
kolaylıklar sunmakta ve sıfır maliyetle güneş sistemlerine sahip
olmalarına imkan sağlamaktadır.
Bunların dışında elektrik şebekesinin ulaşmadığı yerlere enerji götürmek
ciddi bir maliyet gerektirir. Elektrik alt yapısına uzak yerlere
kurulan çiftlikler, yakıt istasyonları, dinlenme tesisleri ve maden
ocakları gibi işletmeler ihtiyaç duydukları elektrik enerjisini solar
sistemler vasıtasıyla üretebilmektedirler.